Çocukların yemeğine tuz atmayın

Anneler çocuklarına kesinlikle tuzu öğretmemeli. Çocuk yediği yemekte tuz var mı yok mu bilmez. Tuz tadını vermezsen bilmez.

Çocukların yemeğine tuz atmayın
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ)  Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Taner Çamsarı, Türk halkının  günde 17-18 gramlık tüketimle dünyada en fazla tuz tüketenlerin başında geldiğini  belirterek, ”Anneler çocuklarına kesinlikle tuzu öğretmemeli. Çocuk yediği  yemekte tuz var mı yok mu bilmez. Tuz tadını vermezsen bilmez” dedi.
İç Hastalıkları Anabilim Dalı bünyesindeki Nefroloji Bilim Dalı’nın  başkanı Çamsarı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türk toplumunun sofralarının  vazgeçilmezi olan tuzun fazla tüketilmesi halinde böbrek, kalp ve damar sağlığı  açısından büyük risk taşıdığını belirtti.

Sağlıklı bir kişinin günde 5-6 gram tuz tüketmesi gerektiğini, bu oranın  Avrupa’da 12, ABD’de ise 8-10 gram civarında olduğuna işaret eden Çamsarı, "Türk  halkı günde 17-18 gramla dünyada en yüksek tuz tüketenler arasında. Bu tüketim  çocukluktan itibaren verilecek eğitimle aşağı çekilebilir" dedi.

Çamsarı, tuzun hipertansiyona neden olduğunu, tuzsuz yiyeceklerin  tansiyonu düşürdüğünü ifade etti.

"Anneler çocuğunuza tuzu öğretmeyin"
Günlük tüketilen ürünlerin içerisinde, sebze ve meyvelerde dahi tuz  bulunduğuna dikkati çeken Çamsarı, şöyle konuştu: "Ekmekte 2-3 gram tuz var. Sebzelerde, meyvelerde, turşuda, simitte,  cipste, koruyucu madde içeren her şeyde tuz var. Elimizde olmadan günde ortalama  10 gram tuzu alıyoruz. Bir de sofrada beyaz tuz kullandığınız zaman bu oran 18  grama çıkıyor.

Anneler çocuklarına kesinlikle tuzu öğretmemeli. Yemeğine tuz atmamalı.  Çocuk yediği yemekte tuz var mı yok mu bilmez. Çocuk yumurta yediği zaman ’Bunun  tuzu var mı’ diye sormaz, bilmez bile. Üstüne tuz dökerken onu öğrenir ve daha  sonra yediğinde tuzun konulmasını ister. Öğretmenler de tuz konusunda çocukları  eğitmeli. Tuz tüketimi ancak bu şekilde aşağıya çekilebilir."

Deniz ve kaya tuzu
Daha doğal ve sağlıklı olduğu ileri sürülen deniz ve kaya tuzunun, sofra  tuzundan hiçbir farkının bulunmadığının altını çizen Çamsarı, ”Bu tür  söylentiler tamamen insanları kandırmak, ceplerindeki paraları almak içindir.  Tuz, sodyum klorürdür. Kimse piyasada satılan diğer tuzlara zararsızdır diye  itibar etmesin. Bunu satanlar da büyük vebal altında kalıyorlar" diye konuştu.
milliyet.com.tr

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52