AB’den geri çevirmeler son üç yılda artış gösterdi

Gıda ve Yem için Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) 2010 Yıllık Raporunda, yeni gıda ithalat düzenlemelerinin uygulanması nedeniyle AB sınırlarındaki geri çevirmelerin son üç yılda artış gösterdiği belirtiliyor.

AB’den geri çevirmeler son üç yılda artış gösterdi
RASFF, Avrupa gıda güvenliği otoritelerine, uluslararası gıda sektöründeki ciddi riskler konusunda bilgi alışverişi yapma olanağı sağlıyor. Ancak 2010’da AB sınırlarında gıda ve yem sevkiyatlarının geri çevrilmesindeki artış, gıda güvenliği bildirimlerin sayısının 2009’a göre %8 artarak 8.582’e ulaşmasına neden oldu. Raporda, 2010 yılında sınırdaki geri çevirmelerin %34’ünün mikotoksinlerle ilgili olduğu ve sıkı sınır denetimleriyle Çin ve İran’dan gelen fındık gibi hayvansal kaynaklı olmayan gıdalarda arttığı belirtiliyor.

Genel artış

Raporda "Sınır kontrollerindeki artış çoğunlukla hijyenik koşulları taşımadığı için tüketimi uygun olmayan ürünler ve AB dışından gelecek hayvansal kaynaklı olmayan ürünlerden oluşan bir listeyle ilgili denetimlerin arttırılmasını öngören bir yönetmelikle ilgilidir.” deniyor.

2010 yılında RASFF’taki bildirimlerin toplam sayısı 8582’ye yükseldi.

Orijinal bildirimlerin 592’si gıda ve yem uyarıları, 1188’i bilgi ve 1.578 sınırda geri çevirme bildirimleri oldu. Toplamdaki artış ise 2009 göre %2,3 fazla gerçekleşti.

Takip edilen bildirimlerde %11,6’lık bir artış olurken bildirimlerin toplam sayısı % 7,8 oranında arttı.

Bu uyarılar arasında, patojenler, alerjenler, mikotoksinler ve ağır metallerin varlığı ile ilgili bildirimler yer alıyor.

"Uyarı bildirimlerinin üçte ikisi AB menşeli gıdalardan”

Sınırlardaki geri çevirmelerdeki artışa karşın, 2010’daki uyarı bildirimlerinin üçte ikisi AB menşeli gıdalarla ilgili.

Sağlık ve Tüketici Politikasından Sorumlu AB Komisyonu Üyesi John Dalli, bildirim sayılarının RASFF sistemindeki yüksek verimlilik seviyesini gösterdiğini vurgulayarak şunları söyledi: "RASFF 2010 yıllık raporu, AB gıda ve yem uyarı sisteminin etkinliğinin bir başka kanıtıdır. Son E.coli krizinin gösterdiği üzere, yetkililerin tehlikeleri ürünleri pazardan hemen çekebilmeleri için gerekli bilgiler hızla tespit edilip duyurulmalıdır. Tabii ki, her şeyde olduğu gibi daha fazla geliştirilmesi her zaman söz konusudur. E.coli krizinden dersler çıkarılarak uyarı ve yanıt sistemi çok daha etkin bir biçimde kullanımını arttırılacaktır.”

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52