İtalya'nın küresel makarna firması Barilla, Türkiye'de yeni yatırımlar için yeni Teşvik sistemini inceliyor. Türkiye'ye gelen Barilla'nın Başkan Yardımcısı Paolo Barilla, Bolu'daki fabrikanın yenilenmesi ve yeni hat eklenmesi yatırımlarının devam ettiğini aktararak, "Bunun yanında yürürlüğe giren yeni teşvik sistemiyle ilgili incelemeleri sürdürüyoruz. Oluşabilecek fırsatları değerlendireceğiz" dedi.

Barilla firmasının yüzde 51'ine sahip olan üç kardeşten biri olan Paolo Barilla, aile şirketinin 4. nesil üyelerinden. Yüz yıldan uzun bir geçmişi olan bir aile şirketinin sahip olduğu değerlerin olumlu katkısının yanında, zaman zaman bu özelliğin şirketin inovatif yönünü sınırlandırabildiğini kaydeden Barilla, "Bizim bütün odağımız geleneksel değerlerimizle bugünün hızlı değişen yenilikçi iş dünyası arasındaki bağı ve dengeyi çok iyi kurabilmek" diye konuştu.

'Avrupa küçülüyor fırsat Türkiye gibi ülkelerde'
Uzun geçmişlerine rağmen yakın bir zamana kadar son derece yerel bir şirket olduklarını aktaran Barilla, şirketin İtalya dışına ilk kez 1990'ların başlarında çıktığını kaydetti. İlk dönemde Avrupa'nın Barilla için önemli fırsatlar sunduğunu ifade eden Barilla, "Ancak bunun üzerinden kısa bir süre geçmesine rağmen, Avrupa yavaş yavaş küçülmeye başladı. Bugün Türkiye dahil dünyanın diğer tarafları bizim için parlak bir gelecek sunuyor" dedi.

Yeni pazarlar konusunda herkes Çin ve Brezilya'dan bahsettiğini hatırlatan Barilla, Ortadoğu hakkındaki beklentilerini şu şekilde anlattı:

"Bizim için Türkiye, Afrika'nın kuzeyi ve Ortadoğu bizim için önem kazanıyor. İtalya dışındaki en büyük engel, İtalyan mutfağını dışarıya taşımak ve yerleştirmek. Her ülkenin yaşam tarzıyla farklılaşabiliyor. Gastronomi ise çok yavaş ilerliyor. Farklı ülkelerden tüketicilerin hangi ürünleri tercih edilebileceğine dair veri toplamaya gayret ediyoruz. İtalya'da makarna pişirmek bizim için çok klasik. Büyük bir tencere de suyu kaynatıyoruz.  Sosu hazırlıyoruz ya da hazır sos kullanıyoruz ve 20 dakika içinde ve makarnayı yemeğe hazır hale getiriyoruz. İnsanların ürünlerimizi sevdiğini biliyoruz ama bizim 20 dakika yönetimimiz buna uyum sağlar mı bilmiyoruz. Ortadoğu bölgesinde yemek hazırlamak çok yerel."

Ürünlerimiz sözleşmeli çiftçilerden geliyor
Türkiye ile ilgili de bilgiler paylaşan Barilla, şöyle konuştu:
"Bu yıl için yüzde 10 büyüme öngörüyoruz. İlk 5 ayda yüzde 15 büyümeyi yakaladık. Türkiye'deki pazar payımız 2011 sonuna göre Nielsen verileriyle yüzde 32 düzeyinde. Ciromuz ise 100 milyon euro. Bolu'da üretilen ürünler 54 ülkeye ihraç ediliyor. Bu fabrika ürünlerini Türkiye'den sağlıyor. İyi kalite bizim için önemli bu yüzden sözleşmeli tarım yaptırıyoruz. 125 çiftçiyle sözleşmemiz var."

'Yerel lezzetlere adapte olup sıradanlaşma tuzağına düşmeyiz'
Şirket olarak İtalyan gastronomisini temsil ettiklerini dile getiren, Barilla'nın Başkan Yardımcısı Paolo Barilla şöyle devam etti:

"İtalyan mutfağının eski ve otantik tarafını da dünyaya taşıyoruz. Bu, Türkiye, ABD, Almanya gibi ülkelerde toplumun tamamı tarafından beğenilmeyebilir. Ancak İtalyan mutfağını seven insanların bizim ürünlerimizi seveceği muhakkak ve bizim sistemimiz de bunun üstüne kurulu. Bu da uzun vadede şirkete çok güçlü bir kimlik kazandırıyor. Şayet yerel tatlara ve lezzet beklentilerine adapte edersek, kimliğimizi kaybederiz ve sıradan bir ürün olup çıkarız. Bu bizim istediğimiz bir şey değil."
Kobiden