İttifak Holding’in ilk işletmesi olarak kurulan Selva Gıda, ülke çapında 67 bölge distribütörüyle ve makarna, irmik, un, bulgur,  nişasta ve sağlıklı yaşam ürünleri olmak üzere altı farklı ürün grubuyla faaliyetlerini sürdürüyor. Aynı zamanda tüketici ihtiyaçları doğrultusunda ürün yelpazesini genişletmeye de devam eden firma, son olarak ‘Sağlıklı Yaşam Ürünleri’ kategorisinde geliştirdiği buğday rüşeymi, buğday kepeği ve yulaf kepeğini piyasaya sürdü.

İnovasyon, Ar-Ge ve yeni pazarlama stratejilerine verdikleri önemle Selva’nın sektörün en yenilikçi markalarından biri olduğuna dikkat çeken Selva Gıda Genel Müdürü Mehmet Karakuş, ürün gamlarını tüketici ihtiyaçlarına yönelik geliştirmeye devam ettiklerini belirtti. Bu doğrultuda ürettikleri ‘Sağlıklı Yaşam Ürünleri’ kategorisi altında buğday rüşeymi, buğday kepeği ve yulaf kepeğini piyasaya sundukları bilgisini veren Karakuş, Selva Gıda kalitesiyle üretilen ve vakumlu paketlerde, özel prospektüsleriyle satışa sunulan ürünlerin, sağlıklı beslenmeyi teşvik ederek, kaliteli yaşama yardımcı olmayı hedeflediğini aktardı.

Karakuş, ürünlerle ilgili şunları söyledi, “Buğday rüşeymiyle sofralara sağlıklı bir yenilik kazandırıyoruz. Buğdayın en hayati besin deposu olan rüşeyminin içeriğinde yüksek miktarda A, E ve B1 vitamini, lesitin, esansiyel yağ asitleri, proteinler ile çinko, manganez ve krom bulunuyor. Buğday tanesindeki rüşeyminin yüzde 30 kadarı yumurta, et ve süt kalitesinde proteine sahip olduğundan çok yoğun ve zengin bir besin olarak kabul ediliyor. Buğdayın en değerli kısmı olarak tanımlanan rüşeymin sağlık için faydaları saymakla bitmiyor” şeklinde konuştu.

Ar-Ge ve pazarlama stratejilerine verdikleri bu önemli yurtdışı pazarlarında da büyümeye devam ettiklerinin altını çizen Karakuş, bugün itibarıyla 5 kıtada 80 ülkeye ürünlerini ihraç ettiklerini anlattı. Sadece kendi markalarıyla ihracat yapma stratejileriyle, Japonya başta olmak üzere Uzak Doğu pazarında kalıcı bir büyüme sağladıklarına işaret eden Karakuş, “Selva olarak, 2007 yılından bu yana markalı makarna ihracat birincisiyiz” ifadesini kullandı. Aynı zamanda edindikleri helal gıda sertifikasıyla ihracat rakamlarında önemli oranda bir artış yakaladıklarını da aktaran Karakuş, bu sertifikayla helal hassasiyeti olan pazarlarda daha aktif olmayı planladıklarını anlattı.

Yeni pazarlara açılırken, helal gıda belgesinin zorunlu olmasını isteyen ülkelerle karşılaştıklarını söyleyen Karakuş, “Sahip olduğumuz bu sertifika ile zorunluluğu isteyen ülkelerle samimiyetimizi bir kat daha artırdık ve ilişkilerimizi sürekli kıldık. Hedefimiz ise bu belge ile başta Ortadoğu ve Orta Asya’dakiler olmak üzere tüm dünya Müslümanları’nın ve dini hassasiyeti olan tüketicilerin tercih ettiği markalardan biri olmak” diye konuştu.