İzmir'in "gıda merkezi" hayali gerçek olabilir

Süt ve süt ürünleri, kuru meyve ve su ürünlerindeki üretim kapasitesinin yüksekliği sebebiyle İzmir'in ulusal ve uluslararası gıda merkezi olabileceği bildirildi.

İzmir'in
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, süt ve süt ürünleri, kuru meyve ve su ürünlerindeki üretim kapasitesi, işleme ve pazarlama imkanlarının yüksekliği sebebiyle İzmir'in ulusal ve uluslararası gıda merkezi olması gerektiğini söyledi. İlin tarım açısından son derece verimli toprak ve iklim yapısına sahip olduğunu kaydeden Yorgancılar, yılın 300 günü Güneşli geçen, verimli su kaynaklarına yakın, çeşitli ve zengin doğal kaynaklara sahip, her türlü sebze ve meyvenin mevsiminde yetiştiği İzmir'de üretimin, ülke geneline göre daha çeşitli alanlarda ve daha ileri teknolojiyle yapıldığını ifade etti.

EBSO Başkanı Yorgancılar, 113 çeşit bitki ürününün üretildiği İzmir'de 13 tür hayvan yetiştiriciliği yapıldığını, bu duruma göre ilin nebati üretim değeri bakımından Türkiye dördüncüsü, hayvani ve canlı hayvan üretim değeri bakımından üçüncüsü, toplam tarım ürünleri üretim değeri bakımından da ikincisi olduğunu kaydetti. Tarım ve tarıma dayalı sanayi sektöründe katma değeri yüksek ürünler üretilmesiyle rekabet edebilirliğin arttığını, İzmir'de üretimde tarladan sofraya izlenebilirlikle gıda güvenliğinin sağlanması için iyi tarım uygulamalarının yaygınlaşmasının yanında organik tarım uygulamalarının da yapılmakta olduğunu hatırlatan Yorgancılar, "İlimizde organik tarım alanlarının toplam tarım alanlarına oranı, hem Türkiye hem Ege Bölgesi'nin üzerindedir. Bu oran Türkiye'de yüzde 0,54, Ege Bölgesi'nde yüzde 1,63'ken İzmir'de yüzde 7,65'tir. İlimizde gıda ve imalat sektöründe kuru meyve işleme, süt ve süt ürünleriyle su ürünleri, potansiyel açıdan öne çıkmaktadır. İzmir'de 174 adet küçük ve orta ölçekte, 10 adet büyük ölçekte süt işletmesi, 37 adet kuru meyve (incir, üzüm ve kayısı) işletmesi, 16 adet de su ürünleri işletmesi bulunmaktadır. Bu tesisler, Avrupa Komisyonu Sağlık ve Tüketicinin Korunması Genel Müdürlüğü (DG SANCO) Gıda ve Veteriner Ofisi (FVO) uzmanlarınca, Avrupa Birliği'ne yapılacak ihracatlar için denetlenmektedir." dedi.

Ender Yorgancılar, bu denetimler sonucunda su ürünleri işletmelerinin Avrupa Birliği kontrol numarası almış, böylece ihracatlarda gümrükte yapılan teknik ve sağlık şartlarıyla ilgili kontrollerden muaf olduğunu, kuru meyve işletmelerinde FVO misyonu tarafından Türkiye'de yapılan denetimlerin başarılı geçmesi sonucu AB'ye ihracatlarda ürünlerde her seferinde toksin kontrolü yerine tesadüfi toksin kontrolü yoluna gidildiğini söyledi. Ayrıca AB toksin değerlerinin ülkedeki toksin değeri sınırlarına çekilmesi konusunda çalışmalar yapıldığını bildiren Yorgancılar, süt ve süt ürünleri işletmelerinin hastalıktan ari ve onaylı işletmelerden aldıkları sütleri, gıda güvenliğine uygun işleyerek iç ve dış piyasaya güvenli gıda olarak sunduğunu vurguladı.

EBSO Başkanı, şunları kaydetti: "İzmir'in süt ve süt ürünleri, kuru meyve (incir, üzüm) ve su ürünlerinde ulusal ve uluslararası gıda merkezi olması gerekmektedir. Çünkü süt ve süt ürünlerinde ürün çeşitliliği, incir ve çekirdeksiz kuru üzümün ilimize ve bölgemize has olması, organik tarımda yüksek kapasite, deneyim ve ürün çeşitliliği, Avrupa pazarına coğrafi açıdan yakınlık, tarım, sanayi ve turizm bölgelerini birbirine bağlayan bir noktada bulunması, ilimizi sektörde bir merkez haline getirmiştir."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52