Gıda mühendisleri nasıl istihdam edilmeli?

Her yıl binlerce gıda mühendisi mezun edip mutsuzlar için iş aramaktansa, mevcut iş imkanları dikkate alınarak kontenjanları gözden geçirmek bir çözüm olabilir mi?

Gıda mühendisleri nasıl istihdam edilmeli?
Gıdavitrini - Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Buzbaş, sendikanın resmi internet sitesi tugis.org.tr'de gıda mühendislerinin istihdamıyla ilgili kaleme aldığı makalesinde, Türkiye'de gıda mühendisliği etiminin henüz yeni sayılabilieceğine dikkat çekiyor. Buzbaş, buna rağmen mevcut eğitim sisteminin gıda mühendisliği etiminie bakışının yetersiz olduğuna vurgu yapıyor.

İşte yazının detayları...

"...
Türkiye’de işsizlikle ilgili sıkça dile getirilen bir konuda mesleksizlik. Bu tanımlamayı biraz kolaycılık olarak nitelendiriyorum, diğer sorunları gözardı etmesinden de endişe duyuyorum. Üniversite yerleştirme sonuçlarının açıklandığı tavan ve taban puanlarıyla ilgili kontenjanların doldurulmaya çalışıldığı bu günlerde önemli bir konuya dikkat çekmek istiyorum.

Gıda mühendisliği; fizik, kimya ve biyoloji bilimlerinin, gıdaların işlenmesi, taşınması ve saklanması, yeni gıdaların üretilmesi ve geliştirilmesinde uygulama alanı bulduğu bir mühendislik dalı olarak tanımlanabilir.

Gıda Mühendisi ise; gıda maddelerinin üretiminden tüketimine kadar ki tüm süreçlerde sağlığa uygun, güvenilir ve kaliteli gıda üretilmesi, gıda üretim teknolojilerinin geliştirilmesi, gıda maddelerinin ambalajlanması ve depolanması, üretilen gıdaların kalite kontrollerinin yapılması, gıda alanında araştırma – geliştirme faaliyetlerinin yürütülmesi konusunda görev ve sorumluluk alan kişidir.

Ülkemizde Gıda Mühendisliği eğitimi oldukça yenidir. 1977 yılında İzmir Gıda Teknoloji Yüksek Okulu’nun Gıda Fakültesi’ne dönüştürülmesiyle ilk adım atılmış, 1980 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde opsiyon olarak Gıda Mühendisliği öğrenimine başlanmıştır. 2012 ÖSYS Yüksek Öğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu’na göre Gıda Mühendisliği Bölümü olan üniversitelerin sayısı 43’dür. Buradaki toplam kontenjan 3207 olup bunun 709’u ikinci öğretim (gece) şeklindedir. Yabancı dilin günümüzdeki öneminin açıkça bilinmesine rağmen kontenjanın sadece 268’i İngilizce öğretim yapmaktadır. Yine aynı kılavuzda yer alan lisans öncesi, iki yıllık Gıda Teknolojisi Bölümü kontenjanları 4864 olup bunun da 1190’ı ikinci öğretim şeklindedir.

Özetle, gıda sanayinde çalışabilecek eğitilmiş kalifiye iş gücü arzı toplamı yıllık 8 bin kişi civarındadır. Talebe gelince bunu farklı bir disiplin, geçmişi Gıda Mühendisliği’ne göre oldukça eskilere giden Makine Mühendisliği ile açıklamaya çalışacağım. Zira TMMOB Makine Mühendisleri Odası’nın “Makine İmalat Sanayi Sektör Araştırması” bu konuda ilginç tespitler ortaya koyuyor.

Türkiye Sanayi Strateji Belgesi (2011 – 2014) içinde makine imalat sektörü stratejik sektör olarak yerini almış. 2023 yılı için belirlenen 500 milyar dolarlık ülke ihracat hedefinin 100 milyar dolarlık kısmını gerçekleştirecek kadar iddialı bir sektör.

2010 yılı itibariyle 300 bin kişiye yaklaşan sektör toplam istihdamı içinde Makine Mühendisi sayısı 3.306 (% 1.6) kişi. 2012 yılında bunun ne kadar arttığını söylemek mümkün olabilir ki? İşletmelerde 10 yıldan fazla tecrübeli Makine Mühendisi sayısı sadece yüzde 18. Benzer bir çalışmanın Gıda Mühendisleri Odası tarafından yapılmasını çok isterdim. Böylelikle arz talep dengesinin nasıl çalıştığını daha sağlıklı değerlendirebilirdik. Buna rağmen, ülkemiz neredeyse tüm sanayi sektörlerinde olduğu gibi gıda sektöründe de mühendisi dışlıyor demek pek de yanlış olmayacaktır. Mezunların çoğu birikimini doğru ve yerinde kullanamıyor.

Türkiye uluslararası rekabette söz sahibi olmak istiyor ise mevcut sanayi yapısını değiştirecek teknoloji seviyesine erişmeye mecburdur. Sanayi toplumu olma evresinin neresinde olduğumuzu pek kestiremiyorum ama teknoloji üretmemiz gerektiğini biliyorum.

Ülkemiz sanayinin yeni farkına vardığı teknoloji üretmek ve AR-GE konularında hızlıca yol almak gerekliliği belki mühendis istihdamı için bir çıkış yolu olabilecektir. AR-GE çalışmalarında mühendis istihdamına şans tanınarak hem bilgi yoksunluğumuzu ortadan kaldırabilir hem de istihdamdaki talep dengelerinin oluşmasına katkıda bulunabilir.

Her yıl binlerce Gıda Mühendisi mezun edip mutsuzlar için iş aramaktansa, mevcut iş imkanları dikkate alınarak kontenjanları gözden geçirmek bir çözüm olabilir mi? Yoksa sanayinin mühendis istihdamına ilgi göstermesi mi daha akılcı olur? Unutmayalım ki mühendissiz sanayi mucizesi hayal olacaktır."

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER

banner50

banner52