Nisan ayının başında basına yansıyan GDOlu pirinç ve bununla ilgili haber ve yorumların ardından gelen tutuklamalar ülkemizin gündemine oturdu. Aslında ülkemizde pirinç ithalatı uzun zamandır yapılıyor ve yapılan ithalatlar büyük oranda ABD den yapılıyordu. Yapılan ithalatlarda önceleri pirinç olarak, daha sonraları da ağırlıklı olarak çeltik ithalatı yapılmaya başlandı. Pirinç olarak gelen mallardaki vergi oranı %45, çeltik olarak gelen mallardaki oran %36 civarındadır. Gelen pirinç çeşitleri de ağırlıklı olarak USA Calrose, Bengal, Jüpiter çeşitlerinden oluşuyordu. Ancak; 1. 2001 yılından bu yana Trakya Tarımsal Araştırmalar Enstitüsünde değerli bilim adamlarımızın pirinç ile ilgili yapılan tohum geliştirme çalışmaları ve kişisel çabalarıyla Osmancık adı altındaki pirinç ekilişleri ve bu ekilişlerden alınan yüksek verim sayesinde her yıl artarak katlanan çeltik üretimimiz sürekli yükselmiştir. Pirinç İthalatımız da her yıl artarak azalmıştır.
2. Tarım Bakanlığımızın üç dört yıl öncesinden başlattığı prim destekleri ve dinamik ithalat politikaları ve TMO kanalıyla yapılan alımlar sayesinde Osmancık pirinci hem üretimde hem iç ticarette hem de görünüm ve lezzet kalitesi sayesinde tüketicilerimiz tarafından tercih edilmeye başlanmıştır.
3. Ülkemizdeki pirinç tüketimi; pazar, toplu tüketim ve sofralarımızdaki pirinç kullanım miktarının yaklaşık olarak %85 ila %90lık bölümünü oluşturmuştur.
4. Dolayısıyla 2001 yılında yaklaşık olarak ithal edilen 300/350 bin tonluk pirinç miktarı yok denecek düşük miktarlara dönüşmüştür. Bahse konu miktarlar da ülkemize sokulmadan reeksport veya transit ticaretle satışlarda ağırlıklı olarak kullanılmaktadır.
5. Paketli pirinç ve bakliyat üretiminde, AB mevzuatlarına uygun hale getirilen gıda üretim ve satış yerleri hakkındaki yönetmelikler sayesinde üreticilerimiz de bu yönetmeliklere uygun hareket etmekte ve üretimde kullandıkları ürünleri buna uygun olduğuna özellikle dikkat etmektedir.
04 Nisan 2013 tarihinde yayımlanan haber, algı olarak tüketici ve pirinç kullanıcılarında acaba GDOlu pirinç mi tüketiyoruz sorusu ve tüketici kaygısını ülke gündemimize oturttu. Oysa ki, Mersinde daha sonra Tarım Bakanlığımızın da ifade ettiği gibi, gündeme konu olan pirincin Türkiyede bulunan ürünlerle aslında çok fazla da alakası yoktur.
Çünkü;
Tarım Bakanımız sayın Mehdi Eker, gerek Uluslararası Pirinç Üreticileri Birliği, gerek Avrupa Birliğinin, gerekse diğer kuruluşların verdikleri bilgiye göre dünyada şu ana kadar ticarete konu olan GDOlu pirinç bulunmadığını söylendi. Kaldı ki, sektörde uzun zamandır faaliyette olana birisi olarak duyumumuzun böyle olduğunu söyleyebilirim.
GDOlu ürünler, Dünyada özel gözetim altında üretimi gerçekleşmektedir ve ABD tarafından yapılan açıklamalarda da GDOlu pirinç üretiminin olmadığı belirtilmiştir.
ABD elçiliği GDOlu üretim yok, tozlar sıkıntı yaratıyor görüşünde.
Sayın Mehdi Ekerin, Mersin Serbest Bölgesine getirilen çeltikte, oradaki bazı laboratuvarlarda yapılan analizlerde GDO bulaşıklığının söz konusu olduğu tespit edilmiştir. şeklindeki ifadesi dikkat çekicidir.
Tarım Bakanlığımız tarafından ülkemize de GDOlu ürünlerin girişi yasaklanmıştır. Bu konuda Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı hassasiyetle durmaktadır.
% 85 ila %90 yerli tüketimin olduğu ülkemizde, GDOlu ürünün ithalat yoluyla piyasaya sokulmaya çalışılması iddia ve söylemi bu sektörde faaliyet gösteren, Türk tüccarına, sanayicisine ve çiftçisine zarar vermekte ve farklı algılamalara itilmektedir.
Tüketicilerin piyasadaki ürünlerin tüketiminde herhangi bir endişe yaşamasını gerektirecek bir durum olmadığı, sektör mensupları olarak tarafımızdan bilinmektedir. Bakanlığımızın da bu mealdeki açıklamaları sektör mensuplarının yüreğine su serpmiştir.
Dünyadaki insanların yarısından fazlasının ana yiyeceği olan pirinç, değerli bir besindir. Dolayısıyla başka ürünlerden olan bulaşıklığı, değerli bir ürünün tamamıyla ilişkilendirmek doğru değildir. Bu anlamda söylemlere dikkat edilmelidir.
Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığının 04 Nisan 2013 tarihinde yapmış oldukları açıklamalarda ülkemizde ürünlerde GDOlu ürünlerinin girişi yasak olduğu ve konu ile ilgili araştırmaların adli makamlara intikal ettirildiği, işlemler sonuçlanana kadar serbest bölgede dondurulmuş şekilde bekletildiği belirtilmiştir.
GDOlu ürünlerin ülkemize girişi yasaktır. GDO ile ilgili Tolerans AB de % 09 bizde ise 0dır. GDOsuz diye ithal edilen farklı ürünlerde de bulaşıklık söz konusu olabilir. Bu gibi durumlar da ithalatçı ve tüccarı sıkıntılı durumlarla karşı karşıya kalma durumu yaratabilmektedir.
Tarım Bakanı Mehdi Eker: Pirinçleri güvenle tüketin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Benim size Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı olarak söylediğim şey şu, vatandaşlarımız o pirinçleri güven içerisinde tüketebilirler dedi.
Bu yargının işi, bizim ona müdahale etmemiz, herhangi bir değerlendirme yapmamız doğru değil. Biz, teknik olarak analizlerin sonuçlarını zaten paylaşıyoruz. Burada şu olabiliyor. Çeltik kabuğunda bir bulaşma olduğunda pirinçte yaptığımız analizde bu kabukta çıkar ama onun derin analizinde kabuğu soyulup yıkandıktan sonra esas GDOlu ise orada ortaya çıkar. Bunların sonucu beklenmeden kamuoyunun önünde bu şekilde tartışmaların yapılması doğru değil. Neden doğru değil, Türkiye yılda 900 bin tona yakın çeltik üretiyor. Bu yaklaşık 540 bin ton pirinç demektir. Dünyada henüz ticarete konu GDOlu pirinç söz konusu değilken insanların kafasını bulandırıp, yedikleri ile içtikleri ile sorunlu hale getirmenin bir manası yok.
Türkiyede bu anlamda gıda güvenliği açısından vatandaşın kaygı duymasını gerektirecek hiçbir husus olmadığını belirten Eker, konuya ilişkin gerçeği yansıtmayan haberlerin, Türkiyeye, üretici ve tüketiciye zarar verdiğini söyledi.
Özetle:
Tarım Bakanımız sayın Mehdi Ekerin söylemlerini destekliyoruz.
Dünya ticaretine konu GDOlu pirinç yoktur.
Koskoca bir sektör zan altında bırakılmamalıdır.
Sektördeki mevcut olumsuz algıdan faydalanmak, sektöre vurulmuş darbedir.
Bu ülkedeki esnaf, kendi yemediği ürünü müşterisine satmaz ve yedirmez.
Hep birlikte, el ele sağlıklı, huzurlu ve mutluluk dolu bir gelecek temennisiyle